Bilim

Meta’nın, COVID-19 ile İlgili İçerikleri Sansürleme İddiaları ve ABD Hükümeti İle İlişkisi Gündemde!

ABD'li Cumhuriyetçi yetkili Jim Jordan, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımlarla, sosyal medya devi Meta'nın (Facebook'un yeni adı) COVID-19 aşısıyla ilgili içerikleri Beyaz Saray baskısıyla sansürlediğine dair çarpıcı iddialarda bulundu.

ABD’li Cumhuriyetçi yetkili Jim Jordan, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımlarla, sosyal medya devi Meta’nın (Facebook’un yeni adı) COVID-19 aşısıyla ilgili içerikleri Beyaz Saray baskısıyla sansürlediğine dair çarpıcı iddialarda bulundu.

Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi Üyesi Cumhuriyetçi Jim Jordan, sosyal medya platformu Twitter üzerinden çarpıcı bir paylaşım yaptı. Paylaştığı “Facebook Dosyaları” isimli thread, Meta (eski adıyla Facebook) çalışanlarının Beyaz Saray tarafından baskı altına alındığına dair önemli kanıtları ortaya koydu.

Söz konusu paylaşımda, daha önce hiç yayınlanmamış olan belgelere atıfta bulunan Jordan, Facebook ve Instagram’ın ana şirketi Meta’nın çalışanlarının iç konuşmalarını içeren belgeleri kamuoyuyla paylaştı. Bu belgeler, şirket içi yazışmaların ve mesajların yanı sıra platformların içerik moderasyonu ve sansür süreçleriyle ilgili önemli bilgileri içeriyor.

Meta, Belgelerle Desteklenen İddialara Göre Biden Yönetimi Baskısıyla COVID-19 Aşı İçeriklerini Sansürledi!

Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi Üyesi Cumhuriyetçi Jim Jordan, uzun bir thread paylaşarak Meta (Facebook ve Instagram) yönetiminin COVID-19 aşılarıyla ilgili gönderileri sansürlediğini ve politikalarını değiştirdiğini ifade ediyor. Jordan’a göre, bunun arkasında Beyaz Saray’dan gelen baskılar bulunuyor. Paylaştığı belgelere dayanarak Jordan, “Daha önce yayınlanmamış dahili belgeler, Facebook ve Instagram’ın Biden Beyaz Sarayı’nın anayasaya aykırı baskısı nedeniyle gönderileri sansürlediğini ve içerik denetim politikalarını değiştirdiğini kanıtlıyor” şeklinde ifadeler kullanıyor. Bu belgelerin ortaya çıkmasıyla birlikte, sosyal medya platformlarının içerik moderasyonu ve politik etkileşimleri konusunda yeni tartışmaların alevlenmesi muhtemel. Jordan’ın iddiaları, Meta’nın, siyasi ve hükümet baskıları altında içeriklerin denetimini nasıl gerçekleştirdiği konusunda şeffaflık ve hesap verebilirlik taleplerini de beraberinde getirebilir.

CEO Mark Zuckerberg ve COO Sheryl Sandberg’e Gönderilen E-postada Beyaz Saray Baskısıyla İçerik Kaldırma İddiaları!

“Beyaz Saray ve diğer dış paydaşlarla olan ilişkimizde, gönderilerin kaldırılması konusunda sürekli bir baskıyla karşı karşıya kaldığımız gerçeğiyle yüzleşmekteyiz. Özellikle son zamanlarda, ABD’de en popüler 100 aşıyla ilgili gönderiler arasında yer alan bir paylaşımı, Beyaz Saray ile Facebook üzerinden gerçekleştirdik. Bu paylaşımlar, yetkililerden gelen bilgilerle desteklenmesine rağmen, Beyaz Saray’ın dikkatini çeken aşı karşıtı şaka amaçlı bir gönderiydi ve bu nedenle bu içeriği silmemiz konusunda baskı yapıldı.”

2021 Yılında Bir E-postada Joe Biden’ın Danışmanının Gönderi Nedeniyle Sinirlendiği Ortaya Çıktı

Meta Yöneticisi Nick Clegg’in Çalışanlara Gönderdiği E-postaya Göre Biden’ın Danışmanı Andy Slavitt ile Çatışma

2021 yılından bir e-posta dökümanında, Meta’nın küresel ilişkiler tarafındaki yöneticisi Nick Clegg’in çalışanlara yazdığı mesajda, Joe Biden’ın COVID-19 tarafındaki danışmanı Andy Slavitt’in, Meta’nın bir gönderiyi kaldırmamasına büyük bir öfke yaşadığı belirtiliyor. Söz konusu gönderi, insanların COVID aşısını olmaktan caydırmayı amaçlayan içerikler içeriyordu.

Jordan adındaki kişinin paylaştığı belgelere göre, Clegg daha sonra bu tür içeriklerin ABD’deki ifade özgürlüğüne aykırı olduğunu belirtti. Ancak Slavitt, içerikte aşının asbest zehirlenmesi ile bağlantılı olduğunu ve bu durumun Biden yönetiminin COVID aşılarına güven sağlama çabalarına zarar verdiğini ifade etti. Bu nedenle, Slavitt içeriğin kaldırılmasını talep etmişti. Belgelere göre, Facebook’un bu durum karşısında paniğe kapıldığı iddia ediliyor.

Bununla birlikte, belgelerde yer alan bir başka şirket yöneticisi Brian Rice, Slavitt ile yaşananların ardından Beyaz Saray ile ters düştüklerini belirttiği ifade ediliyor.

Son olarak, Ağustos 2021’de Joe Biden’ın “Sosyal medya dezenformasyonu insanları öldürüyor” açıklamasının ardından, Meta yönetiminin dezenformasyona karşı daha agresif bir tutum benimsemek için kararlar aldığı iddia edildi. Hükümetin baskısı nedeniyle politikaların değiştirildiği söylentileri de dolaşıyor. Bu durum, sosyal medya platformlarıyla hükümetler arasındaki hassas dengeyi ve ifade özgürlüğü ile dezenformasyonun etkileri arasındaki tartışmayı gündeme getiriyor.

Tepkiniz ne oldu?

İlgili Yazılar

1 of 38